Tarih: 03.07.2025 10:38

Yangından etkilenen Karaali Mahallesi sakinleri o anları anlattı

Facebook Twitter Linked-in

Antakya'ya bağlı mahallede türbenin bulunduğu alanda başlayan yangın, rüzgârın da etkisiyle hızlı bir şekilde yayılmaya başlaması üzerine ormanlık alanın büyük bir kısmı küle dönerken mahallede bulunan bazı evler de hasar aldı.

Bazı kümeslerde bulunan kümes hayvanları ve ormanda bulunan küçükbaş hayvanlar telef olurken vatandaşlar bazı büyük baş hayvanlarının ise kaybolduğunu ifade etti.

"Aynı anda beş yerde yangın çıktı"

Mahalle sakinlerinden Yaşam Kavukoğlu, "Yangın ilk olarak türbenin bulunduğu alanda başladı. Biz de hemen o sırada muhtarı aradık ve ardından kendi imkanlarımızla yangını söndürmeye çalıştık." dedi.

Aynı anada birden fazla yerde yangın çıktığına değinen Kavukoğlu, "Aynı anda 4-5 farklı noktada yangın çıktı. Etrafımız tamamen yangınla sarılmıştı. Mahalledeki vatandaşlardan yaklaşık 400 kişi, yangının korkusuyla evlerini terk ederek dışarı çıkmak zorunda kaldı. Yangın hem arka tarafta hem yan tarafta hem Dikmece Tepesi civarında hem de ziyaret türbesi çevresinde başladı. Yani aynı anda 5-6 farklı yerde yangın çıkmıştı. En ufak bir kıvılcım bile hemen büyük bir aleve dönüşüyordu. Üstelik sular kesikti. Biz de köylüler olarak kendi imkanlarımızla, kazma ve küreklerle yangına müdahale etmeye çalıştık. İş makinelerini çağırdık ve bir şekilde yangını kontrol altına almaya uğraştık." ifadelerini kullandı.

Kavukoğlu, "Zaten burada Karaali Mahallesi, Alazi, Karlusu ve Dikmece Mahallesi de yangından etkilendi. Buralarda yeşil bir alan kalmadı hepsi yandı. Dağlarda bir tane yeşil çam kalmadı. Elimizden bir şey gelmeyince millet çaresiz kaldı. Su ve gıda yok önceliğimiz su ve gıdadır. Şu an bir vatandaş arabayla su getirdi ve her ev o sudan birer şişe aldı." şeklinde konuştu.

"Rüzgâr o kadar esiyordu ki herkes mağdur oldu"

Mahalle sakinlerinden İsmail Erbaş, evinin yanmaya başladığını ancak tutuşmadan söndürdüklerini kaydetti.

Erbaş, "Mahallede kaç hane var kesin olarak bilmiyorum. Misafirliğe gidenler de gelip yerleşmeye başladı. 29 Haziran sabah saat 10.00 gibi ormanın yanmaya başladığı haberini aldım. Geldiğimde birçok alan yanmıştı. Yetiştiğimde evim tutuşmuştu söndürdüm. Burada depomuz vardı kül oldu. Ekipler zamanında müdahale etti ama rüzgâr o kadar esiyordu ki herkes mağdur oldu. Farklı ihtiyaçlarımız var. Ekili sebze ve meyveler yandı. Kiminin evi hasar gördü ama ne durumdadırlar bilmiyorum. Ben kendi evimle uğraşıyordum. Genel itibariyle zeytinlerimiz ve sebzelerimiz yandı." dedi.

"Amacımız; birlik, beraberlik"

Su dağıtımı gerçekleştiren depremzede hayırsever İlyas Eskiocak, "6 Şubat'ta çok kötü bir deprem yaşadık. Depremden sonra ekip arkadaşlarımla beraber birçok çalışma yaptık. Geçen hafta biliyorsunuz burada çok ciddi bir yangın oldu. Yangından etkilenen birçok köyümüz var. Bunlardan birisi de Karaali köyüdür. Karaali köyüne su yardımı yapmak istedik ve talep de gelmişti. Bugün su dağıtımı yaptık. Birçok aileye ulaştık. Maddi değerin önemi yok amacımız birlik, beraberlik ve dayanışmadır. Ben de depremzedeyim su dağıtımı yapıyoruz. İnşallah böyle bir acıyı bir daha yaşamayız." ifadelerini kullandı. (İLKHA)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —