Beigbeder, yaptığı yazılı açıklamada, bu hafta sonu 72 saatlik bir süre içinde, iki korkunç saldırının görüntülerinin, Gazze Şeridi'ndeki çocuklara yönelik bu "acımasız savaşın vicdansız maliyetine" dair daha fazla kanıt sunduğunu belirtti.
Cuma günü, Han Yunus'taki evlerinin enkazından çıkarılan El Neccar ailesinden yanmış, parçalanmış çocukların bedenlerinin videolarını gördüklerini anımsatan Beigbeder, 12 yaşından küçük 10 kardeşten yalnızca birinin kritik yaralarla hayatta kaldığını aktardı.
Pazartesi sabahı erken saatlerde, Gazze Şehri'ndeki yanan bir okulda sıkışmış küçük bir çocuğun görüntülerini gördüklerini ifade eden Beigbeder, sabahın erken saatlerinde gerçekleşen bu saldırıda, 18'i çocuk olmak üzere en az 31 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlattı.
Beigbeder, "Bu çocuklar -asla sayılara indirgenmemesi gereken hayatlar- artık akıl almaz dehşetlerin uzun ve yürek parçalayıcı bir listesinin parçası: çocuklara yönelik ağır ihlaller, yardım ablukası, açlık, sürekli zorla yerinden edilme ve hastanelerin, su sistemlerinin, okulların ve evlerin yıkımı. Özünde, Gazze Şeridi'ndeki yaşamın ta kendisi yok ediliyor." dedi.
"Daha kaç kız ve erkek çocuğunun ölmesi gerekiyor?"
18 Mart'ta ateşkesin sona ermesinden bu yana, 1.309 çocuğun öldürüldüğünü ve 3 bin 738 çocuğun yaralandığını söyleyen Beigbeder , "Toplamda, Ekim 2023'ten bu yana 50 binden fazla çocuğun öldürüldüğü veya yaralandığı bildirildi. Daha kaç kız ve erkek çocuğunun ölmesi gerekiyor? Uluslararası toplum tam olarak harekete geçmeden, etkisini kullanmadan ve çocukların bu acımasızca öldürülmesine son vermek için cesur ve kararlı bir adım atmadan önce ne düzeyde bir dehşet canlı yayınlanmalı?
Çocuklar da dahil olmak üzere sivilleri korunması, uluslararası insancıl hukuka ve insan hakları hukukuna saygı gösterilmesi, insani yardımın derhal sağlanmasına izin verilmesi çağrısında bulunan Beigbeder, "Gazze'deki çocukların korunmaya ihtiyacı var. Yiyeceğe, suya ve ilaca ihtiyaçları var. Ateşkese ihtiyaçları var. Ancak her şeyden çok, bunu bir kez ve sonsuza dek durdurmak için acil, kolektif eyleme ihtiyaçları var." (İLKHA)
