Kızıl denizyıldızından ilham alınarak geliştirilen malzeme, robotik ve tıbbi implantlar gibi alanlarda potansiyel uygulamalara sahip.
Çin Bilimler Akademisi’ne bağlı Ningbo Malzeme Teknolojisi ve Mühendisliği Enstitüsü’nden araştırmacıların, Kore İleri Bilim ve Teknoloji Enstitüsü iş birliğiyle gerçekleştirdiği çalışma, yakın zamanda Macromolecules adlı akademik dergide yayımlandı.
Kendi kendini onaran malzemeler, yapısal ve işlevsel hasarları otomatik olarak tamir edebilir; bu da ürünlerin ömrünü uzatır ve dayanıklılığını artırır. Poliüretan, esnek tasarımı ve kolay sentezlenebilirliği nedeniyle bu tür malzemeler için umut verici bir adaydır. Ancak, su moleküllerinin dinamik bağ değişimini engellemesi nedeniyle poliüretanların su altındaki performansı bugüne dek sınırlı kalmıştı.
Araştırma ekibi, kızıl deniz yıldızlarının su altında fibrinolitik enzim salgılayarak kendilerini yenileme yeteneğinden ilham alarak, oda sıcaklığında suyun altında kendini onarabilen bir poliüretan tasarladı.
Malzeme, çift hidrofobik birimler ve ardışık dinamik bağlar içeriyor. Bu sayede, su altında 12 saat içinde yüzde 98 oranında verimle çizikleri onarabiliyor. Bu da saatte 33 mikrometreden fazla bir onarım hızı anlamına geliyor.
Araştırmacılara göre poliüretan ayrıca mükemmel biyouyumluluk gösterdi; bu da onu su altı robotikleri, vücuda yerleştirilebilen tıbbi cihazlar ve diğer suyla temas eden sağlık teknolojileri için uygun hale getiriyor. (İLKHA)
