Batman Bağımsız Gazeteciler Derneği Başkanı ve Gazeteci-Yazar Veysi Demir, siyonist işgal rejiminin 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de sürdürdüğü saldırılara tepki gösterdi.
Veysi Demir
Demir, işgal rejiminin sivil yerleri bilinçli şekilde bombaladığını, her gün onlarca Filistinlinin şahit kaybettiğini söyledi. Batı medyasının bu saldırıları ve katliamları "çatışma" ya da "askeri operasyon" gibi ifadelerle geçiştirdiğini, işgalcilerin sivillere yönelik katliam ve soykırımını ise görmezden geldiğini belirtti.
Gazetecilerin en çok hedef alınan kesimlerden biri olduğunu vurgulayan Demir, işgal rejiminin basını susturarak işlediği savaş suçlarının belgelenmesini engellemeye çalıştığını söyledi. Demir ayrıca, Avrupa ve Batı'da Filistin'e destek veren gazeteci ve akademisyenlerin de baskı altına alındığını ifade etti.
Demir, dünya genelindeki tüm gazetecilere ve medya kuruluşlarına çağrıda bulunarak, Gazze'de yaşanan insanlık dramının duyurulması ve Filistin davasına destek verilmesi gerektiğini vurguladı.
"Dünya bu katliamları izlemekle yetiniyor"
Demir, "7 Ekim 2023'ten bu yana israil terör rejimi, vahşi saldırılarına maalesef devam ediyor. Birleşmiş Millet binaları, hastaneler, okullar, sivil çadırları bombalıyor ve bu bombalamalar maalesef son günlerde daha da arttı. Her gün 50 Filistinli şehit ediliyor ve maalesef dünya bu katliamları izlemekle yetiniyor. ABD ve israil ne kadar barıştan bahsettikleri zaman biz bunun pratikteki karşılığının aslında savaş olduğunu, savaşın daha da büyüyeceğini anlıyoruz. Barıştan bahsettikleri zaman sürekli katliam ve soykırım daha da artıyor." dedi.
"Dünya kamuoyu yanlış yönlendiriliyor"
Batı medyasının, ilk günden beri Filistinlilerin uğradığı mağduriyetleri hiçbir şekilde gündeme getirmediğine dikkat çeken Demir, şöyle devam etti:
"Filistinlilerin yaptığı eylemleri ise 'terör saldırısı', 'kanlı saldırı', 'vahşi saldırı' olarak sunuyor. israilin sivillere yönelik acımazsızca ve dünya tarafından görülmemiş katliamlarına ilişkin ise 'soykırım ve katliam' kelimelerini kullanmıyorlar. Bunları 'iki taraflı çatışma, anlaşmazlık' gibi sunuyorlar. Ya da 'askeri operasyon' diye sunuyorlar. Filistinlilerin yaptığı eylemlerde de 'bu kadar israilli öldürüldü' şeklindeki haberleri abartarak veriyorlar. Ölen Filistinliler olunca sadece 'öldü' diyorlar. Hiçbir şekilde Filistinlilerin mağduriyetini yansıtmıyorlar. Dünya kamuoyunu da bu şekilde yanlış yönlendiriyorlar."
"Katliamlar duyulmasın diye israil, gazetecileri hedef alıyor"
"israil terör rejimi, ilk günden beri orada yaptığı katliam ve soykırımların dünya kamuoyuna yansımasını istemediği için özellikle sağlıkçı ve insani yardım çalışmalarına katılanlardan sonra hedefinde olan en büyük kişiler basın mensupları ve gazetecilerdir." diyen Demir, uluslararası mahkemelerde ve ceza mahkemesinde delil olacak fiillerin ortaya dökülmemesi için gazetecileri bilinçli olarak hedef aldıklarını kaydetti. Demir, "Çünkü gazeteciler, orada olup biteni dünya kamuoyuna ayna gibi yansıtıyorlar. israil de bu katliamları kimse bilmesin diye gazetecileri ve ailelerini bilerek hedef alıyor." diye ekledi.
"Filistin davasına yönelik çok büyük bir baskı var"
Filistin'e destek veren Batı'daki kimi gazeteci ve akademisyenlerin de büyük baskılara maruz kaldığına vurgu yapan Demir, "Avrupa'daki, Batı'daki gazeteciler, akademisyenler de Filistin'e en ufak bir destekte bulundukları zaman bilinçli olarak hedef alınıyorlar, uyarılar alıyorlar, işlerine son veriliyor veya ağır bir otokontrol uygulanıyor. Çünkü siyonist lobiler, bunların açığa çıkmasını istemiyor. Filistin davasına yönelik çok büyük bir baskı var. Batı dünyasında insan hakları, demokrasi gibi söylemler, söz konusu Müslümanlar olunca havada kalıyor." diye konuştu.
"Tüm imkânlarımızla Filistin davasına, Gazze direnişine destek vermeliyiz"
Açıklamasının sonunda Demir, şunları söyledi:
"Dijital medya olsun, geleneksel medya olsun dünyadaki tüm Müslim, gayri Müslim gazeteciler ellerindeki imkânlarla Filistin davasına, Gazze direnişine destek vermesi gerekir. israilin yaptığı bu soykırım ve katliamları dünyaya duyurmak, oradaki gazetecilerin mücadelesine destek olmak amacıyla soykırımı dünyaya yansıtması gerekiyor." (İLKHA)